Yalova Masaj Salonu

Brezilya’yı düşünerek sabırsızlıkla iş saatinin gelmesini, işteyken de çıkma vaktini umuyorum. Kısaca, şimdiki süreın yerine gelecek süreı yaşıyorum. Günün birinde, uzak bir gelecekte, bir dönüş biletim olacak. Brezilya’ya dönecek, kumaş mağazasının sahibiyle evleneceğim. Hiçbir zaman cesur davranmamış olan, dolayısıyla hep başkalarında kusur arayan arkadaşlarımın kinayeli yorumlarını dinleyebileceğim. Hayır, hal böyle olunca dönemem; kendimi uçaktan okyanusa atarım daha iyi. Uçakların pencereleri açılmadığı için (esasen bu da beklemediğim bir şeydi; temiz havayı hissedememek ne kötü!), buracıkta öleceğim. Ama ölmeden önce, yaşam için savaşmak istiyorum. Tek başıma yürümeyi başarırsam, canımın çektiği yere gidebilirim. Yalova Masaj Salonu

Yalova Masaj Salonu

 

Hemen ertesi gün, sabahları gidebileceği bir Fransızca kursuna yazıldı. Burada her inançtan ve yaştan insanlarla tanıştı, cart renkli takım elbiseler giyen, bilekleri altın bilekliklerden ağırlaşmış erkekler, başı kapalı kadınlar, yetişkinlerden daha hızlı öğrenen çocuklar; yetişkinler daha deneyimli olduğuna göre tam tersi olması gerekmez miydi? Brezilya’yı tanımayan yoktu, bu da Maria’nın göğsünü kabartıyordu; karnavalı, sambası, futbolu ve dünyanın en ünlü insanıyla: Yalova Masaj Salonu ‘Pelee’. Başlangıçta sempatik görünme hevesiyle telaffuzlarını düzeltmeye uğraştı (Pele denir ona! Pele!), ama vazgeçti, çünkü ona da Mariyya diyorlardı; neydi bu yabancılardaki tüm adları değiştirip kendilerini de haklı görme manyaklığı! Öğleden sonrasında,

 

Fransızca pratik yapmak için bu çifte adlı kentte ilk adımlarını attı. Nefis bir çikolata, daha önce hiç tatmadığı türden bir peynir yedi. Gölün ortasındaki dev fıskiyeyi, dünyaya geldiğu kentte kimsenin ayağının değmediği karı, kuğuları, tepesi bacalı lokantaları (içlerine girmemişti hemen hemen, ama pencereden ateşi görüyordu ve bu içine hoş bir rahatlama veriyordu) keşfetti. Afişlerde sadece saat değil, banka reklamları da görünce şaşırdı; nüfusu bu kadar Yalova Masaj Salonu düşük bir yerde niçin sürüyle banka bulunduğunu, içlerinin de niçin hiç kalabalık olmadığını anlayamamıştı ama ama sual sormamaya karar verdi. Maria, Brezilya kadını denince derhal akla gelen şehvetli ve cinselliğe düşkün doğasını üç ay dizginlemeyi başardı; fakat günün birinde uyanıverince, Fransızca kursuna gidip gelen bir Arap’a âşık oldu.